Türkiye’de Cezaevinde Büyüyen Çocukların Sayısı Alarm Veriyor

Türkiye’de derinleşen ekonomik kriz ve sosyal destek yetersizliği, binlerce çocuğun yaşamını etkiliyor. Resmi verilere göre, 2025 yılı itibarıyla 0-6 yaş arasında 849 çocuk, annesiyle birlikte cezaevinde büyümek zorunda kalıyor. Bu rakam, çocuk hakları açısından ciddi bir krizi gözler önüne seriyor.

0-6 Yaş Grubunda 849 Çocuk Cezaevinde

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın raporlarına göre, Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) programı kapsamında değerlendirilen 174 bin çocuk, yoksulluk nedeniyle ailesinden alınma riski taşıyor. Bu çocukların önemli bir kısmı ya devlet gözetimine giriyor ya da anneleriyle birlikte cezaevine yerleştiriliyor.

Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, anneleri hükümlü ya da tutuklu olan çocuk sayısı 0-6 yaş grubunda tam 849’a ulaştı. Bu çocuklar, temel gelişim çağlarını parmaklıklar ardında geçiriyor.

Toplamda Cezaevinde Kalan Çocuk Sayısı 5 Bin 100'ü Geçti

Cezaevinde büyüyen çocuklar yalnızca 0-6 yaş grubuyla sınırlı değil. 12-18 yaş arası en az 250 çocuk da tutuklu ya da hükümlü olarak cezaevinde kalıyor. Bu verilerle birlikte Türkiye'de cezaevlerinde kalan çocuk sayısı 5 bin 100’ü aşıyor.

2024’te 132 Bin Çocuk Suça Sürüklendi

Adalet Bakanlığı verilerine göre, yalnızca 2024 yılında 132 bin 383 çocuk suça sürüklendi. Bunların 41 bin 488’i hakkında mahkûmiyet kararı verildi. Uzmanlar, çocukların suçla tanışmasının temelinde yoksulluk, ihmal, istismar ve sosyal destek yoksunluğu olduğunu vurguluyor.

Uzmanlar: “Bu Yalnızca Bir Yoksulluk Krizi Değil, Nesiller Arası Travma”

CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Tülay Taşkin Özer şu değerlendirmeyi yaptı:

“Bugün Türkiye’de çocukların aileleriyle birlikte yaşama hakkı yokluk nedeniyle gasp ediliyor. Henüz konuşmayı öğrenmeden cezaevine giren çocuklar var. Bu bir bireysel dram değil; nesiller arası sosyal travmadır.”

Pedagojik Destek Şart, Cezaevi Değil Kreş Gerekli

Uzmanlara göre, çocukların cezaevinde kalması pedagojik olarak kabul edilemez. Cezaevi dışında, kreşler, sosyal gelişim merkezleri ve aile destek programlarının hızla yaygınlaştırılması gerekiyor.

Her çocuğun güvenli, destekleyici ve geliştirici bir ortamda büyümesi anayasal ve insani bir haktır.
Çocuk Cezaevine Değil, Oyun Alanına Aittir

Çocukların suça sürüklenmesini önlemenin tek yolu cezalandırmak değil; eşit fırsatlar, pedagojik rehberlik ve ekonomik destek sunmaktır. Türkiye, çocuk hakları konusunda daha fazla vakit kaybetmeden yapısal reformlara gitmek zorunda.